İğneada İstanbul’a 3,5 saat uzaklıkta günü birlik de gelip gidebileceğiniz nefis bir doğaya harikası. İstanbul’un karmaşasından kurtulup temiz bir hava alıp aksiyonlu bir doğa turu gerçekleştirmek istiyorsanız İğneada tam size göre. Sabah erken saatlerde yola düşerseniz gün içinde hemen hemen sıralayacağım tüm aktiviteleri yaparak tüm stresinizden kurtulup İstanbul’a dönebilirsiniz. Eğer sindire sindire doğayı yaşamak istiyorum diyorsanız da ormanın içerisinde kamp yapabilir veya çadır otellerde konaklayabilirsiniz.
İğneada’ya Ne Zaman Gidilir?
İğneada’ya her mevsim uğrayıp keyif alabilecek olsanız da eğer denize girmek istiyorsanız Temmuz- Ağustos ayları ideal olur. İğneada bu aylarda denize girmek için yeterli sıcaklığa ulaşmış olsa da rüzgar durumunu göz önüne alarak gitmekte fayda var. Çünkü Karadeniz sularında yüzeceksiniz, eğer rüzgara yakalanırsanız tehlikeli dalgalar olabilir. Dikkatli olmakta fayda var.
İğneada’da denize girebilecek yerler
- Beğendik Plajı (Bulgaristan ile sınır)
- Aşıklar Plajı
- İğneada Plajı
- Panayır Plajı
Kırklareli’nde denize girilebilecek diğer yerler
- Poliçe Plajı
- Servez Plajı
- Kıyıköy Belediye Plajı
- Korsan Koyu
- Kastro Plajı (Tekirdağ’a bağlı, Kırklareli İstanbul arası)
Eğer ben denize girmeyeceğim diyorsanız İğneada’yı ziyaret etmek için bence en ideal mevsim sonbahar. Ormanda dökülen yaprakların arasında yürüyüş ve kamp yapabilir, atv ve kano turunda sıcaklamadan harika zaman geçirebilirsiniz. Tam olarak o sonbahar görüntüsünü yakalamak istiyorsanız Ekim’in son haftası ile Kasım’ın ilk haftasında İğneada’ya bir rota planlamayı ihmal etmeyin.
İğneada’da neler yapabilirsiniz?
1. İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı’nda Yürüyüş
İğneada’nın iki farklı ana girişi mevcut. Navigasyona İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı yazdığınızda sizi birinci ana girişe götürecektir. Buraya giriş ücreti yok. Araçla çok rahat ilerleyebiliyorsunuz. Sadece bu Milli Park girişlerinden girerek kamp yapamıyorsunuz, yasak. Bu ana girişten yürüyüşe başlayarak Hamam Gölü’ne kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Göl üzerindeki iskeleye çıkıp nefis nilüferlerin arasından doğanın kucağına kendinizi bırakabilirsiniz.
Ana girişten çıkışta yolun solundan ilerlediğinizde de sizi farklı bir giriş bekliyor. Buradan yürüyüş yaptığınızda da karşınıza Saka Gölü çıkıyor. Yürüyüş yaparken yanınıza atıştırmalık ve termosta çay kahve almayı ihmal etmeyin.
2. İğneada Gözlem Kulesinden Mert Gölü’nü seyretmek
İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı girişinden çıkıp yolun sağını takiğ ettiğinizde gözlem kulesine ulaşıyorsunuz. Üç katlı kulenin tepesine çıkıp yüksekten longoz ormanlarını ve Mert Gölü’nü izlemenin keyfi varacaksınız. Yol üzerinde olduğu için uğramanızı tavsiye ederim.
3. Mert Gölü’nde kano yapmak
İğneada’da o meşhur kano turları İğneada Mert Gölü Sahili‘nden yapılıyor. Kanolar çift kişilik ve tek kişilik olarak tercih edilebiliyor. Kişi başı ücreti 50tl. Grup olursanız pazarlık yapmayı ihmal etmeyin. Kano için en ideal saat aralığı gün batımına bir buçuk iki saat kala. Zaten tur 1,5 saat sürdüğü için tam güneş batarken gölün üzerindeki harika görüntülere de eşlik edecek ve ben böyle muhteşem bir doğa görmedim diyeceksiniz.
Gölde ilerlediğinizde yol ikiye ayrılıyor. Sol taraf daha kısa, sağ taraf daha uzun ve o etrafındaki ağaçların olduğu alan sağ taraf. Sağ tarafa mutlaka kürek çekmenizi tavsiye ederim. O longozların arasında kendinizi bir an için Amazon Nehri’nde hissetmeniz mümkün.
Gölün en derin yeri 2 metre olduğu için herhangi bir korku yaşamanıza gerek yok. Yine de can yeleği takmayı unutmayın. Eğer çift kişi binecekseniz ve ilk defa kano deneyiminizse üzerinizi ve ayaklarınızı ıslatmanız olası. İster su geçirmeyen ürünlerle binin isterseniz yedek kıyafet getirip değiştirin, karar sizin. Benim üçüncü deneyimim ve tek bindiğim için hiç ıslanmadım.
4. İğneada Atv Safari Turu
İğneada’da keyifle yapabileceğiniz bir diğer etkinlik de atv ile safari turu yapmak olacaktır. Kano yapacağınız alana giderken hemen sağda yer alan atv turlarına katılmanızı tavsiye ederim. Longoz ormanlarının içerisinde 1,5 saat süren bu atv turu kişi başı 150tl.
5. Longoz Ormanları İçinde Kamp Yapmak
Longoz, altı sular altında kalmış ağaçlar demek olduğunu hatırlatarak kamp severler için oldukça bakir kalmış bu oramanların içerinde kamp yapmaktan çekinmeyin. İlk defa kamp yapacaksanız ücretli kamp alanlarını tercih edebilirsiniz. İlk defa kamp yapacaklara tavsiyelerimi yazdığım https://www.tozlupusula.com/ilk-kez-kamp-yapacaklara-tavsiyeler/ bu yazımı okuyabilirsiniz.
Milli Park girişinden girerseniz kamp yapılmasına izin verilmiyor. Ama yol üzerinde kenara çekip kamp yapan birkaç kişi gördüm. Eğer sizin de kamp deneyiminiz varsa gözünüze kestirdiğiniz bir alana çadır kurup doğanın kollarına kendinizi bırakabilirsiniz. Sadece yanınızda ihtiyacınız olacak yiyecek ve içecek her şeyi getirmeyi unutmayın.
6. Longosphere Glamping’de Konaklamak
Eğer konaklamalı bir İğneada turu yapmak istiyor ama çadır hayatı size hitap etmiyorsa glampingi deneyebilirsiniz. Longoshere tam İğneada’nın merkezinde yer alan konumuyla doğanın kalbinde size eşsiz bir deneyim sunacaktır. Çadırın daha yerleşik ve konforlu hali diyebiliriz glamping için. Alanda aynı zamanda macera parkuru ve bisiklet turu yapabilirsiniz. Fiyat ve rezervasyon için https://longosphere.com/ sitesinden bilgi alabilirsiniz.
